BALYOZ (soruşturma/kovuşturma) hakkında kısa bilgi

Taraf Gazetesinin 20.01.2010 günü "Balyoz Darbe Planı" olarak anılan belgeyi yayınlaması Türkiye'yi derinden sarsacak Balyoz soruşturmasını başlatmıştı. İstanbul (CMK 250 maddeyle) Özel Yetkili 10. ACM'nin 19.07.2010 tarihinde kabul ettiği bu iddianame 196 sanıklıydı. 16.12.2010 tarihinde Silivri'de yargılanmasına başlayan bu ilk iddianame,  daha sonra hazırlanan devamı niteliğindeki iddianameler nedeniyle 1nci Balyoz İddianamesi (Soruşturma no: 2010/185, Esas no: 2010/564, İddianame no: 2010/420) olarak anılmaya başlandı. Daha sonra bununla 28 sanıklı 2nci Balyoz İddianamesi (Soruşturma no: 2011/1222, Esas no: 2011/451, İddianame no: 2011/288) ve 143 sanıklı 3ncü Balyoz İddianamesi (Soruşturma no: 2011/332, Esas no: 2011/762, İddianame no: 2011/554) birleşti.

Balyoz operasyonlarda kapsamında "savunma sanayii" ile ilgili çok sayıda belge ve bilgi ele geçirildi. 184 klasör tutan 1nci Balyoz İddianamesi eki deliller avukatlara 04.08.2010 tarihinde, 31 klasör tutan 2nci Balyoz eki deliller 11.07.2011 tarihinde ve 73 klasör tutan 3ncü Balyoz eki delilleri de 08.12.2011 tarihinde DVD'lere kaydedilmiş olarak dağıtıldı.

HAVELSAN Genel Müdürü'nün sanık olarak tutuklandığı BALYOZ davası, sadece 3ncü İddianame'de aşağıda belirtilen 2 savunma sanayii projesi geçmesine rağmen, savunma sanayiindeki yapılanma ile en yakından ilgili iddianamedir. iddianamede savunma sanayii projelerini yavaşlatma, engelleme, durdurma gibi iddialar ağırlıklı olarak dikkat çekmektedir.

Son Balyoz delilleri dağıtılmasının ertesi günü, 09.12.2011 tarihli Star Gazetesi, Balyoz İddianamesi eklerine giren benim hakkımdaki bir "Balyoz belgesi"nden bahsediyordu. (İşte bu belge, 06.06.2013 tarihinde Ankara 13. ACM'nce kabul edilen BÇG-28 ŞUBAT İddianamesi'ne mağdur/müşteki olarak girmemi sağlayacaktı). 06.12.2010 günü Gölcük Donanma Komutanlığı'ndaki döşeme altı zulada ele geçen belgelerden birisi, Çevik Bir'in benimle ilgili ıslak imzalı talimatıydı!

Savunma sanayii ve askeri ihalelerle ilgili bu tarz belgelerin BALYOZ İddianamesi delil klasörlerine girmesinin yargılamada nasıl bir beklenti oluşturduğunu anlamak için, savunma konuları uzmanı Lale Kemal'in 17.08.2011 tarihli Taraf'taki "benim suç duyurularımdan da bahsettiği" yazısına bakmak gerekiyor:  https://www.duzceyerelhaber.com/Lale-KEMAL/3006-Yargi-silah-sanayiine-el-atiyor-

Yargı silah sanayiine el atıyor (Lale Kemal 17.08.2011 Taraf)

"... Gölcük Donanma Üssü'nde ele geçen binlerce sayfalık belgeler ışığında, ... ilgili iddianame kabul edildi ve dava görülmeye başlandı. Bu davada çok sayıda emekli, muvazzaf asker ve savunma sanayii uzmanı sivil sanık bulunuyor. ... Gölcük'ten çıkan belgeler, ilk kez, darbe planları davalarında soruşturmaların, silah sanayiinde onlarca yıl döndüğü iddia edilen dolapların ortaya çıkmasına odaklanacağına işaret ediyor. Sektörde döndüğü iddia edilen dolaplar; silah tedarikinde, ülkenin ekonomik kayıplara uğraması ve ulusal savunma sanayii altyapısının gelişmesini engelleme pahasına pahalı araç-gereçlerin yurtdışından satın alınması, bu kayırmacı politikaların uygulanabilmesi için savunma sanayii sektörüne bol miktarda emekli askerin istihdamı şeklinde oldu. Bu yöndeki iddialar, zaman zaman basına da yansıdı.

Nitekim, daha Ergenekon davaları başlamadan önce 2005 (2006 olacak) yılında, bir savunma sanayii uzmanı, Türk savunma sanayiinin yabancılara peşkeş çekildiği iddialarının yer aldığı klasörler dolusu belgeleri, suç duyurusunda bulunduğu savcılığa teslim etti. Bu uzman, aynı belgeleri, gizli ekleriyle birlikte hükümet ve Genelkurmay Başkanlığı ve muhalefet partileri dâhil, oldukça geniş bir kesime de dağıtmıştı. Savunma sanayii uzmanının, bu dosyası, 2009 yılı kasım ayında Ergenekon savcılarının kapsama alanına girdi. Bu soruşturma nasıl bir seyir izledi bilmiyorum. Acaba, darbe planları için bu "iştah açıcı," sektörden para aktarıldı mı, aktarıldıysa nasıl aktarıldı? Bunlar cevap bekleyen önemli sorular.... 

Gölcük'te çıkan belgeler ışığında, savunma sanayii sektörünün artık mercek altına alındığını görüyoruz. Önceki gün, Balyoz soruşturması kapsamında, TSKGV'nın sahibi olduğu -nasıl sahiplikse hükümet değil, hesap verme sorumluluğu duymayan vakıf sahip- Havelsan Genel Müdürü Faruk Yarman'ın tutuklandığı haberleri basına yansıdı. Haberler şöyleydi; Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube'de yapılan aramalarda ele geçirildiği belirtilen 'Balyoz planı belgeleri' iddialarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında HAVELSAN Genel Müdürü Dr. Faruk A. Yarman'ın da tutuklandığı ortaya çıktı. ... Gölcük'te ele geçirilen ve iddianamede yer alan belgelerde, tüyler ürperten şöyle bir bölüm de yer alıyor; "Özellikle ülkemizin güvenliği ve terörle mücadelenin daha etkin yapılmasını amaçlayan proje ve sistemlerin durdurulması, engellenmesi ya da yavaşlatılması gerektiğine dair notların yazılı olduğu görülmüştür. ..."

Create your website for free! This website was made with Webnode. Create your own for free today! Get started