Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na ve Meclis Başkanı'na Yeni Anayasa konusunda (27 Nisan 2012)

Kamuoyuna yapılan çağrı nedeniyle HAZIRLANACAK YENİ ANAYASA'ya "uzmanlığım" alanında katkıda bulunmak amacıyla, Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi Mustafa Şentop ve TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e taahhütlü postayla gönderdiğim 27.04.2012 tarihli ve ekleriyle toplam 6 sayfalık dilekçem, TSK'nin yapısının değiştirilmesi hakkında önerilerimi içermektedir :

TBMM
ANAYASA UZLAŞMA KOMİSYONU'NA
ANKARA

Sn.Milletvekillerim,
Ordumuzun savunma tedarikiyle ilgili Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nda (SSM) çalışan bir "uzman" olarak, yeni Anayasa'da ordumuzun yapısıyla ilgili hayati önemde gördüğüm bazı tespitlerimi gerek bu teşkilattaki 26 yıllık tecrübeme gerekse 2006 yılında Genelkurmay Başkanlığı'na yaptığım (artık basına da yansımış olan) SUÇ DUYURULARIma dayanarak arz etmek istiyorum.

Ergenekon operasyonlarının ulaştığı boyut, Genelkurmay Başkanları ve Kuvvet Komutanları dahil TSK komuta kademesinin bilgi, emir ve komutasında faaliyet yürüttükleri ortaya çıkan illegal yapılanmaların artık TSK'ni ilzam ettiğini ve TSK'inde yapısal bir değişikliğe ihtiyaç olduğunu göstermektedir.

Konuya girmeden önce, önerime ciddiyet kazandıran bir hususu vurgulamak istiyorum. Ülke güvenliğimiz için gerekli (tank, uçak, helikopter vs.) her türlü ordu donatımı öncelikle yurtiçinden temin amacıyla kurulan SSM'de kuruluşundan beri görev yapan bir uzman teknokrat (Elektronik Mühendisi) olarak, birlikte görev yaptığımız TSK'ndeki kurumsal çarpıklığı bizzat Genelkurmay Başkanlığı'na 21.07.2006 tarihinde yaptığım Suç Duyuruları ile yansıtmıştım. Genelkurmay Başkanlığı'nın soruşturma başlatmadığı gerekçesiyle referandum sonrası AYM'ne (Anayasa Mahkemesi) yaptığım başvuru, 11.10.2011 tarihli Zaman gazetesinde "28 Şubat'ın askerî ihaleleri Anayasa Mahkemesi'nde" başlığıyla manşetten haber yapılmıştı. Ergeneken soruşturmaları başlamadan 1 yıl önce yaptığım başvuru dosyalarından (istek halinde komisyona verilebilir) görüleceği üzere, yurtdışı alım alışkanlıklarını bir türlü terk edemeyen TSK, yurtiçi imkânları geliştirmek amacıyla 1985'te kurulan SSM.lığına da müdahale mekanizmaları oluşturarak yurtdışına bağımlılığı kırmamızı kurumsal olarak engellemektedir. Komuta kademesinin SSM'e müdahale mekanizmalarını ihlal edilen kanuni mevzuat ve ilgili kurumlar [1] açısından açıkladığım ve projelerden örnekler verdiğim [2] Suç Duyuruları, Ergenekon savcıları tarafından daha önce incelemeye alınmıştı (Taraf 02.12.2009, YeniŞafak 03.12.2009). Gerçi başından beri neredeyse tüm Ergenekon iddianamelerine ve delillerine yansıyan savunma ihaleleri, ardından TÜBİTAK, HAVELSAN ve OYAK'ı kapsayan operasyonlar ve münhasıran bu konuda ortaya konulan iddianame (Casusluk, fuhuş ve şantaj), TSK'nin savunma sanayimiz üzerindeki rolünün incelenmeye ve ortaya çıkmaya devam edeceğini göstermektedir.

Yazılı ve görsel medyada Yeni ANAYASA çerçevesinde yapılan haber, tartışma ve yorumlar izlendiğinde, Genelkurmay Başkanlığı'nın Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanmasının hedef olarak görüldüğü, askeri okullardaki müfredatın değiştirilmesi gerektiği, askerlerin toplumla kaynaşmasını sağlayacak tedbirlerin vb. önerildiği görülmektedir. Bütün bu tartışmaların bir anlamı olmakla birlikte, "güçlü ordu" özlemini hayata geçirecek asıl etkinin ordumuzdaki yapısal değişiklikle sağlanabileceğini Amerika'dan örneklerle açıklayacağım.

Ordumuzun ülke güvenliğini iç dinamiklerle (ekonomik ve endüstriyel gücüyle) sağlayabilecek yeterliliğe gelebilmesi (bağımlılıktan kurtulması) hedeflendiğinde, orduda askerlerin karar/komuta hakimiyetini devam ettirecek bütün önerilerin esasta önemli bir değişiklik yapmayacağı kolayca anlaşılacaktır. Örneğin bütün yetkililerin asker olduğu bir Genelkurmay'ın MSB.lığına bağlanması, zaten Bakan dışında MSB.lığına tamamen hakim konumdaki askerlerin pozisyonunu değiştirmeyecektir. MSB asker Müsteşarı'nın Korgeneral olduğu dikkate alındığında, halen MSB.lığı içinde Tümgeneral, Tuğgeneral ve Albay rütbesindeki görevler daha üst rütbeliler tarafından üstlenilecektir. Askeri okulların müfredatları değiştirilse bile, tamamen askerlerin hakim olduğu bir yapıda bu süreçe siviller katılmadığı ve siviller tarafından kontrol edilmediği sürece bu değişikliklerin pratikte bir anlamı olmayacak, tevhid-i tedrisata aykırılığı hiçbir zaman sorgulanamayacaktır. Ayrıca sivillerin etkin olmadığı bir yapıda askerlerin zamanla kendilerini farklı ve üstün görmesi kaçınılmazdır. Lojmanlarını ve sosyal tesislerini tamamen sivillere açsanız bile bu üstünlük paranoyası devam edecektir.

Bütün bu mahzurların ortadan kaldırılabilmesi için ordumuzda iki yapısal değişikliğe ihtiyaç vardır: birincisi insan kaynağı ve ikincisi de personel istihdamı. Amerika ordusu, gücünü personel kaynağından ve yapılanmasından almaktadır. Öncelikle bütün üniversitelerden subay alımına açık olan Amerikan ordusunda, Harp Okulu dışındaki (ROTC, OCS/OTS ve diğer) kaynaklardan gelenlerin de kurmay subay olabilmesi önünde hiçbir engel bulunmamakta (bkz. EK-1), hatta Genelkurmay Başkanı dahi olabildikleri görülmektedir (bkz. EK-2). İkinci olarak da Amerikan ordusunda asker ve sivil personel eşit yetkilerle birbiri içine girmiş bir teşkilat yapısında çalışmaktadır. Pentagon incelendiğinde, general/amirallerle eşit düzeyde (rütbeli şahıs muadili) sivillerin görev yaptığı görülecektir. Böylece sivil asker ayrımı kalktığı gibi, ülke güvenliğiyle ilgili sivilleri de ilgilendiren süreçlerde askerlerin tek başına teknik çalışmalar yapmaları, senaryolar oynamaları, karar almaları ve aldıkları kararları (işlerine geldiği şekilde) sivillere sunmaları gibi sakıncalar da engellenmektedir.

Osmanlı Ordusu'nu oluşturan kuvvetlerin yıllar içindeki sayısal dönüşümüne bakıldığında, şanlı sayfaların ordu-millet ayrımı olmadığı dönemlere ait olduğu görülecektir. Tarihi kaynaklar incelendiğinde, karşımıza ordudaki dönüşümü gösteren çarpıcı bilgiler çıkmaktadır. Başlangıçta "Tımarlı Sipahi" (atlılar) ve "Cebeli"lerin sivil kaynaktan karşılandığı Osmanlı Ordusu, zamanla halktan kopuk müstakil bir "Kapıkulu" teşkilatı haline geldi. Timarlı sipahilerin ve cebelilerin sayısı 1550'de 90.000 kadardı. Buna mukabil, "Ocak"ların (Kapıkulu) en kalabalığı olan Yeniçerilerin mevcudu 1451'de Fatih tahta çıktığında 5.000, 1480 yılında 10.000 ve Kanuni'nin ölümünde (1566) 12.000 idi. Yani 115 yılda sadece 7.000 kişilik bir artış olmuştu. Ancak III.Murat döneminde sayılar hızla değişti. 1574'te tahta çıktığında 40.000 olan Rumeli Sipahileri 1595'te öldüğünde sadece 8.000 kişi kalmış, Eyalet Ordusu'nun önemli bir kolu olan "akıncılar" da önemini kaybetmişti. Hızla artan Yeniçeri mevcudu, 1574'de 14.000, 1595'de 17.000, 1597'de 30.000, 17. yüzyılın başlarında 40.000 sonra da sırasıyla (ocağın kapatıldığı 1825'te) 100.000'e yaklaşmıştı. Diğer profesyonel asker grubu olan "kapıkulu" atlıları da aynı şekilde arttı. 1566'da 6.000 olan kapıkulu sayısı, 1595'de 7.000 oldu, 1600'den sonra da 50.000'e ulaştı. Timarlı sipahilerin ve cebelilerin sayısı ise 1600'lere geldiğinde 30.000 kadar azalmıştı. İşte halktan gittikçe kopan bir Osmanlı Ordusu'nun uğradığı zafiyetler, halkla bütünleşmenin yaşandığı birkaç yıllık Kurtuluş Savaşı döneminden sonra tekrar eski haline dönerek modern Türk ordusunda da aynı ayrışma devam etti. İşte bir önceki paragrafta kısaca arz ettiğim Amerikan ordu yapısı, Türk Cumhuriyeti Ordusundaki bu zafiyetleri ortadan kaldıran modern bir yaklaşımdır.

Ahmet Necip Boynueğri 
Savunma Sanayii Uzmanı
SSM                

EKLER :
EK-1: ABD ORDUSUNDA SİVİL KAYNAKLI SUBAYLAR (3 sayfa)

ABD Ordusu Komuta Kademesi Sadece Askeri Kaynaklardan Gelmemektedir. Dünyanın en gelişmiş ordusuna sahip Amerika'ya bakıldığında, askeri eğitim merkezleri (training centers/schools) ve piyade/muharebe/... okulları hariç bırakılırsa, Harp Okulu sayılabilecek 5 "askeri akademi" (Service Academies) mevcuttur.[3] Kısaca USMA (U.S. Military Academy) olarak da gösterilen bu akademiler [4] :
1­ U.S. Military Academy (West Point)

2­ U.S. Air Force Academy,
3­ U.S. Naval Academy (Annapolis) ve
4- U.S. Coast Guard Academy (New London) olup, ayrıca
5­ U.S. Merchant Marine Academy (Ticaret Filosu Akademisi) mevcuttur.[5]
Bu okullardan mezun olarak subay olanlar (commissioned officers) en kıdemsiz (junior grade) subaylık rütbesi (rank) olan "Teğmen" (2nd Lieutenant [6] / Ensign [7] ) olarak orduda göreve başlarlar. Daha kıdemli (senior grade) teğmenlere "Üsteğmen" (1st Lieutenant [8] ) denilmektedir. Çoğu ülkelerde olduğu gibi ABD'de de Teğmen'in altında bir rütbe (3rd Lieutenant [9] ) yoktur, ancak İngilizce konuşulmayan bütün ülkelerde Türkiye'de "Asteğmen" olarak bildiğimiz rütbe muadili böyle bir rütbe bulunmaktadır.[10]
ABD ordusu, sadece bu askeri akademilerden (harpokulu) mezun olanlar tarafından komuta/kontrol edilmemekte, sivil kaynaklardan gelen subaylar da Genelkurmay Başkanlığı'na kadar yükselebilmektedir. Eğitim kaynakları açısından çeşitliliğe sahip ABD komuta kademesi, tek bir ekolden gelmediği için ordunun güç dinamiklerinin dayanacağı (savunma sanayi tedariği vb.) stratejileri tayinde geniş bir perspektiften bakabilmektedir. Ana noktaları vurgulanacak olursa:
Askeri akademilerde (harpokulu) aynen sivil üniversitelerde olduğu gibi birçok fakülteleri (mühendislik vs.) bulunmakta ve mezunları "4 yıllık fakülte" (lisans) diploması"na (Bachelor of Science/Arts = BS/BA: fen/edebiyat fak.dip.) sahip olmaktadır. Örneğin Hava Akademisinde (U.S.Air Force Academy): inşaat, çevre, bilgisayar... mühendisliği, bilgisayar, matematik, politik, sosyal... bilimleri, meteoroloji, sistem mühendisliği yönetimi, yöneylem araştırma, biyoloji, kimya, fizik, ekonomi, coğrafya, tarih, beşeri ilimler gibi 32 farklı ana dal (majors) ile tam bir üniversite çeşitliliğine sahiptir. Bizdeki "Harpokulu" statüsündeki ABD Hava Kuvvetleri akademisinin eğitim yeterlilik (accreditation: akreditasyon) sertifikası, diğer sivil üniversitelere de akreditasyon veren HLCNCACS, ABET, CPTACS, CACABET ve AACSB [11] gibi genelde özel kurumlar tarafından verilmektedir.[12] Askeri akademi mezunları, orduda aktif görevli (full time: tam zamanlı) veya ihtiyat (reserve- part time) olarak görev yapabilmektedir.
Amerika'da, askeri akademiler (harpokulları) dışında, değişik alanlarda çok sayıda askeri yüksek okul (üniversite/ kolej) olduğu görülmektedir. Bunlar arasında Kimyasal Savunma Tıbbî Araştırma Enstitüsü (Army Medical Research Institute of Chemical Defense- USAMRICD), Havacılık Hekimliği (Army Aeromedical School), Savunma Tedariği Üniversitesi (Defence Acquisition University- DAU), Endüstriyel Kolejler (Industrial College of the Armed Forces/National Schools), Başsavcılık Okulu (Judge Advocate General's School), Lojistik Yönetim Koleji (Logistics Management College), Askeri Din Görevlisi (Chaplain School)... sayılabilir.[3]
Amerikan ordusunda aktif görev (active duty) yapan subaylar, bu askeri akademi (harpokulu) dışındaki (ROTC, OCS/OTS ve diğer) kaynaklardan da gelmektedir. Bu 5 akademi (harpokulu) orduya yeni katılan subayların ancak %16 kadarını karşılayabilmekte, %64'ü ROTC'den ve %20'si de OCS'den gelmektedir. Hatta yüksek mevkideki her 6 komutandan (Joint Chiefs) 5 tanesi, general ve amirallerin üçte ikisi akademi (harpokulu) çıkışlı değildir. Yakından tanıdığımız Genelkurmay Başkanları (the Chairman of the Joint Chiefs) Org. John Shalikashvili ile kendisinden önceki Org. Colin Powell askeri akademi (harpokulu) mezunu değildir.[13]
Silahlı kuvvetlerde subay olabilme yollarından birisi ROTC "İhtiyat Subayları Eğitim Taburu" (Reserve Officers Training Corps) programıdır. Amerikan yüksek okullarında (üniversiteleri, kolejleri, akademilerinde) ve hatta liselerinde okuyan talebelerin ABD silahlı kuvvetlerinde subay/astsubay olarak görev yapabilmeleri için eğitim verilmektedir. Sivil kurumlardan subay/astsubay temini fikri daha öncelere dayanmakla birlikte, 1916 tarihli Milli Savunma Vesikası (The National Defence Act) modern anlamda kampus-temelli (kolej/üniversite sahasında) ROTC oluşturulmasını sağlamıştır. Normal akademik öğrenimlerine devam ederken öğrenciler, 2-yıllık bir temel kurs ardından 2-yıllık bir ileri-seviye kurs almakta ve yazın da arazi eğitimine katılmaktadır. 4-yıllık programı tamamlayanlar, düzenli (the regulars) veya ihtiyat (the reserves) ordusunda subay olmaktadır. 1nci Dünya Savaşı eğitilmiş insan kaynağı sıkıntısını gösterdiğinden 1920 tarihli Milli Savunma Vesikası ile program genişletilmiştir. 1928'e gelindiğinde 225 kolej ve üniversiteye ilaveten 100 okul ve akademide ROTC birimleri mevcutken, 1990'lara gelindiğinde 515 (300+150 AFROTC/Hv.Kv. +65 NROTC/Dz.Kv.) kolej ve 1330 (800+300+230) okulda ROTC birimleri bulunmaktadır. 2nci Dünya Harbi'ndeki subayların büyük kısmı, askere gönüllü yazılanların 3­4 aylık OCS kurslarından geçirilmesiyle sağlandığı halde, savaştan sonra ROTC bütün kuvvetlerin ana subay/astsubay kaynağı olmuştur (ancak kamu eğitim kurumlarındaki zorunlu ROTC uygulaması 1961'den sonra kaldırılmıştır).[14] ABD'de subayların büyük kısmı, okurken sivil üniversitelerin ROTC kurslarına katılan mezunlarıdır. ROTC mezunları, orduda aktif görevli (full time) veya ihtiyat (reserve) olarak görev yapabilmektedir.[15] Deniz Filosu'na (U.S. Marine Corps) katılacak ROTC talebeleri (midshipmen), subaylık görevine getirilmeden önce 6 haftalık bir OCS oturum programına devam etmesi gerkmektedir.[4]
Silahlı kuvvetlerde subay olabilme yollarından bir diğeri de OCS "Subay Adayı Okulu" (Officer Candidate/Cadet School) dur. Siviller, (gönüllü) askere yazılanlar (veya J. Shalikashvili gibi zorunlu askere alınan [18]) personel OCS "Subay Adayı Okulu" (Officer Candidate/Cadet School) müesseselerinde eğitilerek subay olabilmektedir. Eyalete ve hizmet yerine göre değişiklik arzetmekle birlikte, alınan eğitim genelde kısa (bir yıldan az) sürelidir. Daha önce hiçbir askeri eğitimi olmayan yüksek okul (üniversite/ kolej) mezunları, 20 haftaya (~ 5 aya) kadar süren eğitim neticesinde OCS veya OTS (Officer Training School) yoluyla subay (askeri memur) olabilmektedir.[16] OCS/OTS mezunları, orduda aktif görevli (full time) veya ihtiyat (reserve) olarak görev yapabilmektedir.[15] K.K. (U.S.Army) OCS programı, Fort Bennig'de (Georgia) verilmekte olup normalde 14 (kısaltılmış 12) hafta sürelidir. Önceden askeri hizmeti olmayan adaylar ilk olarak "Temel Muharebe Eğitimi" (Basic Combat Training) alırlar. Milli Muhafız OCS programı, geleneksel (traditional) olarak "ayda bir haftasonu ve yılda iki hafta" olarak 18 ayda tamamlanacak şekilde uygulanır ve ayrıca (K.K.Piyade Okulu tarafından verilen) Federal (Birleşik Devletler) veya Eyalet (state) kurslarından birisini almaları gerekmektedir. Her iki OCS programın tamamlayarak "teğmen" (Second Lieutenant- 2LT) rütbesi verilen mezunlar, BOLC "Temel Subay Liderlik Kursu"na devam eder. 2006 yılında yapılan değişiklikle BOLC üç faza ayrılmış, subaylık kaynakları (OCS, ROTC, USMA ve Direk alım) Faz 1 (BOLC I), Fort Bennig yanında ABD'nin diğer yerlerindeki mevkilerde (post: karakol) verilen kısa piyade kursu Faz 2 (BOLC II) ve yeni subaylara Temel Branş uzmanlığı kazandıran eğitimler de Faz 3 (BOLC III) olarak sınıflandırılmıştır. Hava K. (U.S. Air Force) OTS programı Maxwell Hava Kuvvetleri Üssü'nde (Alabama), Deniz K. (U.S. Navy) OCS programı Newport Deniz Üssü'nde (Rhode Island) ve Sahil Güvenlik (U.S. Coast Guard) OCS programı da New London'daki Sahil Güvenlik Akademisi'nde (Connecticut) verilmektedir. Deniz Filosu (U.S. Marine Corps) OCS programı Quantico'daki Deniz Filosu Üssü'nde (Virginia) verilmekte olup, OCS'ye iki kanalla (PLC veya OCC) girilebilmektedir. Kolej eğitimi sırasındaki PLC (Platon Leaders Class) programı 6 haftalık iki oturum veya 10 haftalık tek oturum halinde olabilmekte, kolej mezuniyetinden sonra olan OCC (Officer Candidates Class) programı ise 10 haftalık tek oturum halinde olmaktadır.[4] Doğru niteliklere sahip olan bir kimsenin OCS/ OTS yoluyla subay olabilmesi için, ABD'deki üç bini aşkın yüksek okul (üniversite/ kolej) den birisini bitirmiş olması yeterlidir.
ABD Silahlı Kuvvetlerde sayıca az da olsa subay olabilme yollarından üçüncüsü, sivil üniversitelerden mezun olup "Direk /Doğrudan Rütbelendirilen Subaylar" (Direct Commission Officer)dır. Doğrudan rütbe verilen bu subaylar, orduda aktif görevli (full time) veya ihtiyat (reserve) olarak görev yapabilmektedir.
ABD'deki Milli Muhafızlar (National Guards), sivil üniversitelerde okurken ROTC "İhtiyat Subayları Eğitim Taburu" (Reserve Officers Training Corps) kurslarına katılan mezunlardır.

EK-2 : SİVİL KÖKENLİ ABD GENELKURMAY BAŞKANLARI  (1 sayfa) 
ABD'de erlerin Astsubay ve Subay olabilmeleri mümkündür. ABD'de askere alınan (recruited) siviller normal olarak "er" (private) yani "acemi asker/(nef)er" (recruit) olarak göreve başlamaktadır. ABD'de "askere yazılma" (enlistment) yoluyla "gönüllü asker" (enlisted man) olarak orduya (subay olmadan) katılmak mümkün olabildiği gibi, "askere çağrı" (draft notice) yoluyla da katılım olabilmektedir.
1) Sivil ROTC Okulları Mezunlarının ABD'de Genelkurmay Başkanlığı
ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Colin L. Powell, 1954'de sivil bir liseden (Morris High School) mezuniyeti ardından 1958'de sivil bir yüksek okuldan (City College of New York) jeoloji "lisans" diploması (bachelor's degree in geology) almıştır. Yüksek okula devam ederken ROTC'ye (İhtiyat Subayları Eğitim Taburu) katılmış ve burada tabur öğrencisi (cadet) olarak çeşitli eğitimlere-organizasyonlara (the Perhing Rifles, ROTC erkekler cemiyeti, talim timi) katılarak çok olumlu gördüğü deneyimler edinmiştir. Yüksek okuldan (City College of New York) mezun olunca "Kara Teğmen" (Army Second Lieutenant) rütbesini alarak askerlik hizmetine başlamıştır. Almanya, Vietnam ve Güney Kore'deki görevleri ardından 1971'de "işletme yüksek lisansı" (MBA, The George Washington University) yapmıştır. 1980'lerin başında Carson tabyasındaki (Fort Carson) görevi ardından Savunma Bakanı kıdemli askeri yardımcılığına getirilmiş, 1986'da Frankfurt (Almanya)'daki ABD birliğinin (V Corps) komutanı yapılmıştır. Korgeneral iken 1987-1989 arasında getirildiği Milli Güvenlik Danışmanı (NSA) görevini yürütürken generalliği devam etmiş, Milli Güvenlik Kurulu'ndaki (National Security Council) görevi bitince Orgeneral yapılarak 1989'da ABD Kara Kuvvetleri Başkomutanı (Fort McPerson karargahı, Georgia) olmuştur. Bu görev, kıta ABD'si içindeki tüm Kara Kuvvetleri (Arm), Yedek Kuvvetler (Army Reserve) ve Milli Muhafız (National Guard) birlikleri yanında Alaska, Havai ve Porto Riko'ya da nezaret etmektedir. 01.10.1989 tarihinde ABD Savunma Bakanlığı'ndaki en yüksek askeri rütbe olan Genelkurmay Başkanlığı (the Chairman of the Joint Chiefs) görevine atanmış, 35 yıllık görevi ardından 30.09.1993'de emekliye ayrılmıştır. Vietnam Savaşı'na, Panama'nın işgaline ve Körfez Savaşı'na katılmıştır.[17] Sivil bir yüksek okulda jeoloji okurken ROTC kurslarını tamamlayan Powell, mezun olunca başladığı askelik hayatında en üst mevkiye yükselmişir.
2) Sivil Okul Mezunlarının OCS/OTS Yoluyla ABD'de Genelkurmay Başkanlığı
1993-1997 yılları ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral John Shalikashvili, sivil bir liseden (Peoria High School /Illinois) sonra yerel bir sivil üniversiteden (Bradley Üniversitesi) Haziran 1958'de Makina Mühendisi olarak (BS "lisans" derecesiyle) mezun olmuştur. İş araştırırken, kura sonucu belirlenen mecburi askerlik hizmetine Temmuz 1958'de çağrılmış (draft notice) ve "er" (private) olarak ABD ordusuna katılmıştır. Askerlikten hoşlanması nedeniyle başvuru yaptığı OCS'i (Subay Aday Okulu) tamamlayarak 1959'da "teğmen" (Second Lieutenant) rütbesini almıştır. Takım ve bölük komutanlıklarından sonra gittiği Vietnam'dan 1969'da dönüşünde Newport'daki "Deniz Harp Kolejine" (Naval War College) devam etmiş ve ardından tabur ve tümen komutanlıkları yapmıştır. 1977'de "Kara Harp Kolejine" (Army War College) devam etmiş, çeşitli tümen komutanlıklarından sonra Kuzey Irak'ta "..." (Operation Provide Comfort) komutanlığı yaptığı dönemde Türkiye ile yakın teması olmuştur. 25.10.1993 yılında Genelkurmay Başkanlığı (the Chairman of the Joint Chiefs of Staff) görevine atanmış, 38 yıllık hizmeti ardından Eylül 1997'de emekli olmuştur.[18] Sivil mühendislik diplomasına sahip Shalikashvili'nin, daha sonra OCS ve iki Harp Koleji eğitimi alarak askerlikte en üst mevkiye yükseldiği görülmektedir.

Dipnotlar:
[1] 2006 yılında Suç Duyuruları'mda savunma sanayiine müdahalesini anlattığım OYAK'ın Danıştay saldırısındaki rolü -uzun bir yargı süreci sonunda- henüz ortaya çıkarılabilmiştir. TSKGV iştiraklerinin benzer roller üstlendiği, ASELSAN ölümlerinin intihar değil infaz olduğunun ortaya çıkmasıyla anlaşılacaktır. HAVELSAN Genel Müdürü Faruk Yarman'ın rolü, "Balyoz" ve "Casusluk" iddianamelerinde geçmektedir.
[2] 2006 yılında "müdahale edildi" dediğim M-60 modernizasyonu ve Milli Tank (AMT) projeleri, başlangıçta intihar denilen ASELSAN'daki infazların arkasındaki asıl neden olarak gittikçe net bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Ayrıca dönemin RP milletvekillerinden Şevki Yılmaz'ın (A Haber, 18.04.2012) "Erbakan'ın sonunu getiren olay!" olarak açıkladığı "Ağır Yük Helikopteri" projesi de Suç Duyuruları'mda örnek verdiğim projelerdendir. ...
[3] Military Schools < Center for Army Lessons Learned- CALL (https://call.army.mil/schools.asp )
[4] Officer Candidate School ( www.answers.com/topic/officer-candidate-school )
[5] Bu okullar sırasıyla Kara Harp Okulu (Kara Kuvvetleri ­Army­ için), Hava Harp Okulu (Hava Kuvvetleri ­Air Force­ için), Deniz Harp Okulu (Deniz Kuvveleri ­Navy­ ve Deniz Filosu ­Marine Corps­ için) olarak düşünülebilir. Sahil Güvenlik Akademisi (Sahil Güvenlik ­Coast Guard­ için) subayları da, bizde Deniz Harp Okulu'nda yetişmektedir. Bizdeki KHO'nun Jandarma subayı yetiştirmesi gibi, "Milli Muhafız"lar (National Guards) da U.S. Military Academy (West Point)'de yetişmektedir. (Step3: Choose the right path > Ways of Joining, www.military.com/Recruiting/... 'den )
[6] Second Lieutenant (2LT): ABD kara kuv. (army) ile hava kuv. (air forces), deniz piyadeleri (marine corps)... benzer rütbe ünvanlarını kullanmaktadır. Kıdemsizliği göstermek üzere bazı ülkelerde (Sub-Lieutenant, Junior-Lieutenant) da denilmektedir. Tarihsel olarak "bölük" (infantry company: piyade bölüğü - cavalry troops: süvari bölüğü) komutanının iki kademe altında olması unvan farklılıklarına neden olmuş, artık "müfreze" (platoon) seviyesinde komuta etmektedir.
[7] Ensign: ABD deniz rütbeleri/unvanları (naval ranks) farklı olup, bazı deniz piyadeleri de bunları kullanmaktadır.
[8] First Lieutenant (1LT): Kıdemliliği göstermek üzere bazı ülkelerde (Senior Lieutenant) veya kısaca (Lieutenant) da denilmektedir. Tarihsel olarak "bölük" komutanının altındaki birinci kademe iken, artık "müfreze" seviyesinde komuta etmektedir.
[9] Third Lieutenant (3LT): Tarihsel olarak ABD ordusunda (the U.S. Army) "Fahrî Teğmen" (Brevet Second Lieutenant) olarak adlandırılan böyle bir rütbe, yetkili bir Teğmen kadrosu/makamı mevcut olmadığı durumlarda (maaşına vb. yansımamakla birlikte) bazen mevcuttu. Ayrıca, Konfederasyon Ordusu (Confederate States Army) da bu ünvanı piyade bölüğünde kullanmaktaydı. 1981'de olduğu gibi halen ROTC okul öğrencileri (cadets) bu rütbede sayılabilmektedir.
[10] www.answers.com/topic/lieutenent , Eylül 2008
[11] HLCNCACS: Higher Learning Commission of the North Central Association of Colleges and Schools, ABET: the Accreditation Board for Engineering and Technology, CPTACS: the Committee on Professional Training of the American Chemical Society, CACABET: the Computing Accreditation Commission of the Accreditation Board for Engineering and Technology ve AACSB: the Association to Advance Colligate Schools of Business
[12] U.S.Air Force Academy (www.usafa.af.mil/superintendent/pa/factsheets/academic.htm )
[13] The case against the military academies, Scott Shuger, Oct. 1994 (Washington Monthly). Aktif görevdeki subay kaynaklarını gösteren (1997 yılı) ABD resmi verileri için bkz. "DoD Service Academies" by U.S. General Accounting Office- GAO ( www.gao.gov/archive/1997/ns97089.pdf )
[14] ROTC ( www.answers.com/topic/rotc-1 )
[15] Step 3: Choose the right path > Ways of Joining (www.military.com/Recruiting/...)
[16] Step 3: Choose the right path > Compare Services: Joining as an Officer ( www.military.com/Recruiting/...)
[17] Colin Powell (https://en.wikipedia.org/wiki/Colin_Powell )
[18] John Shalikashvili (https://en.wikipedia.org/wiki/John_M._Shalikashvili )

Create your website for free! This website was made with Webnode. Create your own for free today! Get started